Video: Gebeliğin ilk üç ayında gıda maddelerinden soğuma,yemek yiyememe,su içememe bebeğe zarar verir mi?


Dr. Kağan Kocatepe'nin youtube kanalında hazırladığı video içeriğinin transkripsiyonu:

Gebelik başladıktan sonra bazı anne adayları bazı besin maddelerinden hoşlanmamaya başlar artık kokusu bile hoşlarına gitmez.

Hiçbir şey canları istemez. Yemek yiyemezler, su içemezler. Belki de sürekli uyku halindedirler.

Ondan sonra da tabii ki endişeler başlar.

Endişeler ilk önce tabii ki baba adayından ve yakın çevreden gelir: "Bebeği beslemiyorsun, bebeğine bir şey olacak!"

Aslında anne adayı bunun böyle olmadığının içgüdüsel olarak farkındadır ama tabii ki çevreden gelen bu yorumlar nedeniyle kafası karışır. Ve o da endişelenmeye başlar, acaba bebeğime bir şey olacak mı diye.



Özel ve aşırı durumlar hariç, yani hiçbir şey yiyememek, hiçbir şey içememek, özel durumlar hariç, bu beslenememekten bebeğe bir şey olmaz.

Bu beslenememenin aslında altında yatan şey, besin maddelerine karşı bir seçicilik gerçekleşiyor. Beyin kokular ve tatları çok daha keskin hale getiriyor, çünkü bütün duyular keskin hale geliyor hamilelikte.

Özellikle koku ve tat alma duyusu hamilelikte çok keskin ve seçici hale getiririliyor. O yüzden de zaten günümüzde gıdaların çoğu işlenmiş olduğu için, işlenmiş gıdalar ile beslendiğimiz için, çoğu zaman anne adayının o içgüdüsel yönü onları istemiyor aslında.

Bu içgüdünün nedeni ne? Bebeğin organ gelişimi olan dönemde bebeğe mümkün olduğu kadar hiçbir zararlı madde gelmemesini sağlamak. Çoğu zaman gelmiyor tabii ki, yani biz şimdi katkılı gıdalarla besleniyoruz diye, suni gıdalarla besleniyoruz diye bebeklere bir şey mi oluyor, olmuyor.

Ama tabii ki bu hamilelikte biraz daha mükemmeliyetçi bir düşüncesi var içgüdülerin diyelim.

Ne yapıyor? Seçici bir şekilde gıdaları alıyor. Ekşi ve tuzlulara çoğu zaman bir şey yok zaten. Ekşi ve tuzluları gayet güzel tüketebiliyor. Ve zaten öneriyoruz ekşi ve tuzlular ile beslenme.

Sigara ve sigara dumanı. Anne adaylarının çoğu bunlardan tiksiniyor, kendisi sigara içiyor ise içmemeye başlıyor. İşte bu aynı bu içgüdü nedeniyle bebeğe zarar vermeme içgüdüsü nedeni ile.



Yakın çevre olarak bu şeyi bozmamak lazım. Anne adaylarına "bak yemek yemiyorsun, bebeğe bir şey olacak". demenin hiçbir anlamı yok,  çünkü eğer bir insan ayakta durmaya devam ediyor ise yaşamaya devam ediyor ise, illaki bir şeyler yemiştir ve içmiştir.

Yani, ayakta kalacak kadar yiyen ve içen bir anne adayının bebeğine zarar verme ihtimali yok.

Biz zaten bunu söylüyoruz, ne zaman müdahale ediyoruz biz?

Açlığın ve susuzluğun etkileri bedeni olumsuz etkilemeye başladığı zaman.

İdrarda bakıyoruz eğer keton maddesi çok fazla ise veya genel görünümü çok halsiz bir görünüm de ise serum veriyoruz. Bulantı giderici ilaç veriyoruz. Ama onun dışında bu olaya çok da fazla müdahale etmemeye çalışıyoruz hatta ve hatta bulantı gidericiler bile çoğu zaman vermemeye çalışıyoruz. Versek de %80'ninde etki etmiyor. Çok fazla yüksek dozlar vermek zorunda kalabiliyoruz bazen.

Yani özetle söylemek gerekir ise: Bu ilk üç aylık hassas dönemde beslenme konusunda yorum yapmak çok doğru değil. Zaten ilk 3 ay geçtikten sonra eski haline dönecektir, balık da yemeye, başlayacaktır süt de içmeye başlayacaktır. Bunları zaten tüketmeye başlayacaktır.

O yüzden ilk 3 ayda şu yorumları yapmanın anne adayına hiçbir faydası yok. Gerekli durumlarda, gerekli takviyeleri biz zaten veriyoruz.