Gebelikte beslenme, cinsellik, kilo alımı, doktor muayeneleri ve yapılan incelemeler

Dr. Kağan Kocatepe'nin youtube kanalında hazırladığı video içeriğinin transkripsiyonu (video sayfanın en aşağılarında)


Hamilelikte anne adayları nelere dikkat etmeli? Nasıl beslenmeli, cinsel yaşam nasıl olmalı? Ne kadar sık doktora gidilmeli, ne gibi tetkikler yapılmalı?

Hamilelik döneminde dikkat edilmesi gerekenler deyince herkesin aklına hemen tabii ki doğal olarak beslenme gelir ve bu doğrudur.

Beslenme son derece önemlidir.

Neden?

Çünkü hem bebek açısından, hem de anne adayı açısından depoların oluşturulması ve anne adayında da depoların gereksiz yere tüketilmemesi, çünkü bunlar daha sonra emzirme dönemi için lazım olacak, daha sonra kendisi için lazım olacak bu açıdan çok önemli beslenme.

Beslenme deyince çok böyle dallandırıp budaklandırmaya girmeden ana hatlarıyla sadece bazı şeylerden bahsetmek lazım.

Nedir onlar?

Anahtar kelimeler: Bir numaralı anahtar kelime Omega 3.

Omega 3 beyin ve sinir sisteminin sağlığını koruyan bir madde. Bunun için önemli bir madde ve damar içindeki kanın akışkanlığını da koruyan bir madde. Bunların ikisi de bebeğin gelişimi açısından önemli, çünkü sonuç itibariyle bebeğin beslenmesi plasentadan ona giden damarların içindeki kanın akışkanlığı ile direkt olarak alakalı.

O yüzden Omega 3 alımına çok dikkat etmek lazım.

Omega 3 nasıl alacağız? Haftada 2 kez balık, günde 2 tane ceviz, haftada 2 kez ıspanak veya semizotu tükettiğimizde gebelikte ihtiyaç olan Omega 3'ü hemen hemen tümüyle almış oluruz. Ama tabii ki belli başlı dönemler var ki, özellikle ilk 3 aylık dönemde anne adayları balık tüketmek istemeyebilirler veya genel olarak balık sevmeyebilirler, veya işte belli dönemlerde balığın bol olmadığı bir dönem oluyor, balığın hatta hiç olmadığı bir dönem oluyor. Bu tür dönemlerde neyden faydalanmak lazım?

Artık günümüzde  Omega 3 tabletleri var. Bunları anne adaylarına eğer yeterince tüketemediğini düşünüyorsa balıktan, cevizden veya koyu yeşil yapraklı sebzelerden, o zaman öneriyoruz.

Omega 3 birincisiydi.

İkinci önemli madde kalsiyum.

Kalsiyum çok önemli, bir kere hücresel seviyede çok önemli. Hücrelerin bütün işlevlerinde kalsiyum var. Kas işlevlerinden tutun en ufak bir hücreye kadar, bağırsak hücresine kadar her türlü hücrede mutlaka kalsiyumun rolü var.

Hamilelikte anne adayının bedeninde bol miktarda kalsiyum olduğu için hiç kalsiyum tüketmese bile bebeğe yeterince kalsiyum gider. Ama ne olur o zaman? Anne adayının depoları azalır, emzirme döneminde de bu eklenecek olursa yine kalsiyum eğer tüketemediğini düşünecek olursak, ne olacak? İleri yaşlarda, hatta hemen doğum sonrasında bile bazen kemik erimesi görebiliyoruz.

Kemik erimesi ortaya çıkacak.Çünkü kalsiyumun en önemli deposu kemikler.

Kemiklerin hem sağlamlılığını koruyor hem de orada ihtiyaç olduğu zaman orada mobilize olup kana geçiyor ve ihtiyaç olan yere götürülüyor. O yüzden kalsiyum tüketimi çok önemli.

Kalsiyum tüketimi deyince süt ve süt ürünleri diyoruz ama şunu da bilmek lazım ki %40 anne adayı süt içemiyor. Süt çünkü sorunlu bir besin maddesi. Hatta zaman zaman basında gündeme bile geliyor, işte süt zararlıymış, şuymuş öyle bir şey tabii ki olduğunu düşünmüyorum ama süt tüketemiyorsa bir anne adayı, süt ürünlerinden yeterince hatta daha yoğun bir şekilde alabilir.

Yani süt peynire dönüştüğü zaman o peynirin 100 gramının içindeki kalsiyum miktarı 100 gram sütten daha fazla. Tereyağı, yoğurt, ayran, bunların hepsi birer kalsiyum kaynağı ve hamilelikte mutlaka düzenli olarak tüketilmeli. Her öğünde bir kalsiyum kaynağı tüketilebilir. Örnek olarak veriyorum. Yine özellikle sebzelerde koyu yeşil yapraklı sebzelerde kalsiyum var. O yüzden kalsiyumu oralardan da alabiliyoruz. Ama temel kaynağı süt ürünleri. Süt içmek zorunda değil bir anne adayı.
Bunu buradan mutlaka vurgulamak lazım çünkü zorla süt içirmeye çalışıyorlar, sonra sütten soğuyor. Öyle bir şey yok. Süt ürünlerinden de kalsiyum karşılanabilir.

Beslenmede 3. önemli madde su.

Çünkü su, vücudun fonksiyonlarının hepsinde mutlaka var olan ve yaşamın onsuz düşünülemeyeceği bir madde. Vücudumuzun %70'i su. Hamilelik döneminde özellikle ve emzirme döneminde de sirkülasyon çok fazla.

Yani vücut suyundan ihtiyaç için tüketildiği zaman o ihtiyaç için tüketilen yerlere sıvının tekrar suyun tekrar koyulması lazım. O yüzden de yaz aylarında daha fazla olmak üzere günde 1,5 litre su içilmesini öneriyoruz.

Beslenme konusunda dikkat edileceklere gelince: 

  • Bol bol proteinli gıda, bol bol sebze, meyveyi günde 1 porsiyon yeterli görüyorum. Çünkü meyvenin içinde ekstradan şeker var.
  • Onun dışında ada çayı, ahududu ve sinameki başta olmak üzere bitki çaylarından uzak durmak lazım. Bunlar çünkü kasılma yapabilir.
  • Çay, kahve, kola ve yeşil çay günde 1 veya 2 tane içilebilir. Bu, diğer sizin hamileliğinizi dışarıdan seyreden birisi için hayret edici gelebilir sizin kola içmeniz ama günde, haftada diyelim ki iki kere üç kere kola içtiniz. Bundan bebeğe bir zarar gelme ihtimali var mı? Tabii ki yok. Bazen ben duyuyorum kahve içerken beni eleştiriyorlar diye. Biz burada günlük sıvı alımının dörtte birini kahveden alınmasını demiyoruz. Yani günde 1 tane kahve, 2 tane kahve rahatlıkla içilebilir.

Beslenme de ana hatları ile böyle. Tabii ki bunun ayrıntısına girilebilir. Ama bilmek lazım ki beslenme de içgüdüsel bir şey. Ne kadar ayrıntısına girmeye kalkılırsa anne adayının kafası o kadar karışacaktır. O yüzden bu bilgiler şimdilik yeterli diyelim.

Tabii ki farklı internet sitelerinde farklı kitaplarda beslenmenin daha böyle açılımları olabilir. Mesela işte vejeteryan beslenme nasıl olmalı? Çünkü dünya üzerinde vejeteryan bir insan grubu var ve %20'ler civarında falan. Bunlar da çocuk doğruyor ve gayet de sağlıklı ürüyorlar.

Demek ki vejeteryanlar da gayet sağlıklı doğurabilir. Ama bunun özel bazı prensipleri var tabii ki burada onun ayrıntısına girmiyoruz vejeteryan beslenmesi apayrı bir konu.

Onun dışında ilk 3 aylık dönemde özellikle çevredekilerin, baba adayının anne adayını sıkıştırmaması lazım. Ye ye ye yemiyorsun yemiyorsun yemiyorsun bebeğe bir şey olacak diye.

Çünkü ilk 3 ayda anne adayları genelde bulantı ve bazı maddelerden hoşlanmama nedeniyle gıda alımları aksayabilir. Bebek ilk 3 aylık dönemde çok ufak olduğu için, besin ihtiyacı çok fazla olmadığı için bundan etkilenmez. İlk 3 ay geçtikten sonra, bazılarının daha da uzun sürebilir, bu dönem atlatıldıktan sonra zaten anne adayı hamilelik öncesinde zaten tükettiği şeyleri tekrar tüketmeye başlayacak.

Hamilelikte dikkat edilmesi gerekenlerin en önemlisi beslenme demiştik ama tabii ki aslında hamile kalınca çevredekiler ne derler?

Aman hareketlerine dikkat et, Ağır kaldırma, rafa uzanma, eğilme, kalkma, şunu yapma bunu yapma, sağ yanına yatma, yüzüstü yatma, şunu yapma bunu yapma. Bir anlamda bir kısıtlılık getirmeye çalışırlar anne adayına.

Buradaki düşünce prensip olarak şu, ilk 3 ay çok tehlikeli bir dönemdir. O ilk 3 ay atlatılana kadar aman anne adayı hiç kıpırdamasın yerinden mümkün olduğu kadar. Böyle bir şey var mı? Tabii ki yok.

Anne adayının rahmine bebek yerleştikten sonra düzenli olarak vücut tarafından kontrollerdan geçiriliyor. Bu kontroller nedir?

Yerleşme yeri nasıl? Kromozomlar iyi oluşmuş mu? Yani anne adayından ve baba adayından gelen kromozomlar birleşip yeni bir canlıyı oluşturuyor. Bunlar da acaba bir sorun var mı yok mu diye, bunlar araştırıldıktan sonra artık hamilelik yolunda gitmeye başlıyor zaten. Böyle sadece bir ağır kaldırmakla, yani tabii ki ağırlık derecesine göre değişir gerçi halter kaldıran anne adayları bile görebilirsiniz internete baktığınız zaman. Ondan bahsetmiyorum ben. Günlük hayatın aktiviteleri.

Günlük hayatın aktivitelerinde ütü yapmak var, bulaşık yıkamak var, alışveriş yapıp onu rafa dizmek var. Yerden eğilip bir şey yapmak var. Yerleri silmek de var. Sonuçta ev hanımlığı devam ediyorsa eğer, çalışmıyorsa evdeyse bunları yapacak. İş yerinde bunları yapmak zorunda. Bunları ne kadar kısıtlarsak anne adayı o kadar bunalıyor.

Tabii ki ben demiyorum hoplasın zıplasın hiçbir şeye dikkat etmesin diye ama bunu özellikle çok fazla vurguladığımız zaman anne adayı strese giriyor. 

Herhangi bir nedenle bebekte düşük meydana gelmiş olabilir. Ama bunun nedeni tabii ki rafa uzanıp bir şey almak değil. Yani böyle bir şey olabilir mi? Rafa uzanın siz, hamilelik düşsün. Zaten o hamilelik düşecektir ve o anda mekanik olarak düşme noktasına gelmiştir.

Ama yapılan hareketle, yerden eğilip bir şey almak, rafa uzanmak falan, o mekanik düşük tamamlanmıştır. Zaten düşmeye başlamıştır o.

Yani düşüğün nedenini anne adayı yaptığı hareketlerde aramaması lazım. Ama tekrar söylüyorum ekstrem hareketlerden bahsetmiyoruz burada. Gerçi ekstrem hareketlerde bile bir şey olmuyor.

Yani anne adaylarının %10'u hamile olduğunu bilmeden birçok egzersiz yapıyorlar. Bir şey oluyor mu? Çoğunda bir şey olmuyor. Ama dediğim gibi yani bunları çok da böyle ön plana alıp, anne adayı aslında içgüdüsel olarak nelere dikkat edilmesi gerektiğini biliyor, ama dışarıdan böyle müdahale edilince, baba adayı, çevre, internet, gazete şu bu, o zaman bunalıyor. Bunu yapmamak lazım.

Hamilelikte dikkat edilmesi gereken şeylerden en önemli bir tanesi tabii ki doktor kontrolleri.

Doktor kontrolleri birkaç açıdan önemli:

Jinekolojik muayene yapılıp smear testi yapılıp hamilelikte sorun teşkil edebilecek herhangi bir durum var mı onlar saptandıktan sonra
hamileliğe başlamak.

  • Hamilelik başladıktan sonra ilk haftalarda dış gebelik olup olmadığını anlamak için rahim içinde gebelik kesesini görmek çok önemli. Dış gebelik gerçi çok az görülüyor ama erken tanındığı zaman ilaçla tedavi olasılığı %90 civarında olan bir şey olduğu için (ilaçla, ameliyatla değil), dış gebeliğin erken tanısı açısından hamilelik başladığı zaman bir doktora gitmek lazım. Gebelik kesesi görüldüğü anda artık dış gebelik olasılığı ortadan kalkıyor. Sonra tekil gebelik, çoğul gebelik ayrımını da yine bu haftalarda yapıyoruz ilk haftalarda. Ona göre çünkü bir strateji belirliyoruz. Doktor kontrollerinin ilk 3 aylık doktor kontrollerinin önemi bu. Hamilelik öncesinde hiçbir testi yapılmamışsa hamilelik döneminin ilk başlarında bunları yapıyoruz ki bir an önce takviyelere başlayalım diye. Bu açıdan önemli.
  • Sonra gebelik ilerledikçe doktor kontrollerinde ikili test, dörtlü test ve detaylı ultrasonografi ile bebeğin sağlık durumu belirleniyor.
  • Anne adayına belli bir haftadan sonra, 24 ile 28 arasında, bazen daha erken, şeker tarama testi veya şeker yükleme testi yapılıyor, doktor kontrollerinde yapılıyor bunlar.
  • Daha sonra gebelik ilerledikçe bebeğin büyümesi, amniyon sıvısı belli aralıklarla, her seferinde ultrasona girilmek zorunda değil ama belli aralıklarla en azından amniyon sıvısına bakmak açısından veya en azından ultrason yoksa bile bir mezurayla karın ölçüldüğü zaman bebeğin haftasıyla uyumlu olup olmadığı belirleniyor.
  • Her seferinde tabii ki tansiyon ölçümü: Tansiyon ölçümü %6 olasılıkla anne adaylarında görülen gebelik zehirlenmesini saptamak için en temel inceleme. Başka hiçbir yolla saptanamaz bu. Tansiyon, basit bir tansiyon ölçümü.

Bütün bunlar nedeniyle gebelikte dikkat edilmesi gereken şeyler arasında doktor kontrolünü de mutlaka saymak lazım.



Gebelikte kilo alımı konusu:

Bu da tabii ki her zaman önem verdiğimiz anne adaylarının ve hatta bazen de baba adaylarının anne adayından daha çok önem verdiği bir konu.

Kilo alımı konusunda yapılacak olan şeyler, bir kere öncelikle ilk 3 ayda abur cuburla çok fazla beslenmemek lazım. Mideyi yatıştırmak için bazen çok abur cubur tüketiliyor bu da kilo alınmasına neden olabiliyor.

Sonraki haftalarda da özellikle 20. haftadan sonra tuz tüketimini kısıtlamak lazım ödem olmasın diye.

Aşırı kalorili ve aşırı yağlı yiyeceklerin bebeğin beslenmesine, bebeğin büyümesine hiçbir katkısı olmadığı için bunlardan uzak durmak lazım.

Yine dikkat edilmesi gereken bir konu da tabii ki cinsel yaşam:

Cinsel yaşam, doktor aksini söylemediği sürece yasak değil.

Ne zaman yasaklanıyor? Kanaması varsa, daha düşük öyküsü varsa, bu gebelikte erken doğum riski varsa, erken doğum öyküsü varsa çok çeşitli nedenlerle suyu gelmişse anne adayının, cinsel ilişki yasaklanabilir.

Bunların ayrıntıları doktorla konuşulabilir.

Ama şunu söyleyeyim, gebelikte cinsel yaşam son 2 ay da dahil olmak üzere, eğer doktor farklı belirtmemişse, serbesttir.

Bunu da böylece dikkat edilmesi gerekenler arasında diğer bir nokta olarak belirtmiş olalım.



İLGİLİ KONULAR:


Video: GEBELİKTE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER (CİNSELLİK, BESLENME, KİLO ALIMI,DOKTOR KONTROLLERİ, TETKİKLER)

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>