Hamilelikte Doktor Kontrolleri Neden ve Ne Sıklıkla Yapılır?

Gebelikte Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı tarafından belli aralıklarla yapılan doktor kontrollerine antenatal (doğum öncesi) muayene adı verilir. Hiç bir şikayeti olmasa bile anne adayının belli aralıklarla doktor kontrolüne gitmesi hem kendi sağlığı hem de gelişmekte olan bebeğinin sağlığı açısından son derece önemlidir.


Video: Bebeğin kalp atışları ne zaman ve nasıl duyulur? Eski zamanlarda gebelik takibi nasıl yapılırdı?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Gebelikte yapılan doktor kontrollerinin önemi

Anne adaylarının büyük bir kısmı hiçbir sorun yaşamadan sağlıklı bir gebelik dönemi geçirir ve tümüyle normal bir doğum sonrası sağlıklı bir bebek sahibi olurlar. Biz Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanlarının var olma nedeni sorunsuz seyreden bir gebeliğe müdahalede bulunmak değil, muhtemel bir sorunu erken dönemde saptamak ve geriye dönüşümü olmayan bir aşamaya gelmeden gidermeye çalışmaktır.

Yüz yıl önce "kadere" bağlanan anne ve bebek ölümleri, sakat veya ölü bebek doğurma gibi olayların önemli bir kısmı artık kontrol edilebilir hale gelmiştir.

Günümüzde anne adayının gebelik döneminde veya doğumda hayatını kaybetmesi, bebeğin rahim içinde ölmesi ya da anomalili doğması her geçen günle birlikte giderek azalmaktadır. Bu azalmanın daha da devam etmesi için en önemli şart anne adaylarının hiç bir şikayetleri olmasa bile düzenli olarak antenatal (doğum öncesi) kontrollere devam etmeleridir.


Video: Gebelikte doktor kontrolüne gitmeye gerek var mı? Hamilelere karşı toplumsal görev ve yükümlülükler!

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Gebelik dönemi boyunca şikayeti olmadığı için hiçbir şekilde uzman hekimle karşılaşmayan bir anne adayı büyük olasılıkla sağlıklı bir gebelik yaşayacak ve sağlıklı bir bebek sahibi olacaktır. Ancak gebelik dönemince hiçbir belirti vermeyen veya uzun bir bekleme döneminden sonra ortaya çıkabilen çok sayıda tıbbi durum söz konusudur. Bunların sonucunda erken dönemde teşhis edildiğinde kolay bir şekilde tedavi edilebilecek çok sayıda hastalık için geç dönemde yapılabilecekler kısıtlı olacak ve anne adayı ve/veya bebek sağlığını tehlikeye sokan durumlar ortaya çıkacaktır.



Hiçbir şikayet yaratmamasına rağmen sağlıksız giden bir gebeliğin çok sayıda örneği vardır:

Erken gebelik döneminde dış gebelik ve mol gebeliği olguları hiçbir belirti vermeyebilir.

Bu iki durum da erken tanı konduğunda başarıyla tedavi edilebilen, tanı geciktiğinde ise tedavinin güçleşmesine neden olan normal dışı gebelik şekilleridir. Bu dönemde yapılan basit bir muayene ve ultrason incelemesi normaldışı seyreden gebeliğin tanısını koymak ve önlem almak için yeterlidir.

İdrar yollarında özellikle gebelik döneminde bazı bakteriler hiç bir belirti vermeden sinsi bir şekilde üreyebilirler.

Bu durumun basit bir idrar kültürü tetkikiyle ortaya çıkarılması büyük önem taşır. Zira bu belirti vermeyen dönemde bakteriler kolay bir şekilde vücuttan uzaklaştırılarak ciddi enfeksiyonlar ortaya çıkmadan önlem alınmış olur. Ateşle seyreden idrar yolu enfeksiyonları hem bebek hem de anne adayı için ciddi tehlikeler oluşturabilir.

Doğduğunda yaşaması kesinlikle mümkün olmayacak kadar sakat ya da normal bir yaşam sürdüremeyecek derecede bedensel sakatlığı bulunan bir bebek (anensefali-bebeğin beyin dokusunun gelişmemesi olgularında olduğu gibi) erken dönemlerde yapılan bir ultrason incelemesiyle teşhis edilebilir ve bu gebelik anne adayını riske sokmadan sonlandırılabilir.

Bu inceleme yapılmadığında ise bebek sakat olmasına rağmen gebelik sonuna kadar gidebilir. Bu bebek doğduğunda ya erken dönemlerde ölür ya da yaşadığı sürece aile ve toplum için ciddi bir problem kaynağı oluşturabilir. Prenatal Tanı sınırları giderek genişleyen yeni bir bilim dalı olarak anne adaylarına hizmet vermektedir.

Preeklampsi ("gebelik zehirlenmesi") adı verilen ve hayatı tehdit eden durum tam olarak ortaya çıkıp tüm sistemleri etkilemeye başlamadan önce yapılabilecek çok şey vardır.

Basit bir tansiyon ölçümüyle ve bazı basit testlerle erken dönemlerde saptanabilen ve tedavisi mümkün olan bu durum belirti vermeye başladığı andan itibaren daha zor tedavi edilebilir bir aşamaya gelmiş demektir. Anne adayının ve bebeğin hayatını ciddi bir şekilde riske sokan bu durumun erken tanısı için hiç bir şikayetiniz olmasa bile düzenli olarak antenatal kontrollere gitmelisiniz.

Gebeliğinizin tanısı konar konmaz kontroller başlamalıdır.

İdeal olanı anne adayının gebelikten şüphelendiğinde veya kendi yaptığı ya da laboratuarda yapılan gebelik testi pozitif olduğunda doktor kontrollerine başlanmasıdır. Erken antenatal muayenelerinin amacı risk faktörlerinin ortaya çıkarılarak takip şeması çizmek, dış gebelik ve mol gebeliği gibi erken dönemde ortaya çıkarılabilen normal dışı gebelik durumlarının tanısını koymak ve son adet tarihine göre belirlenen gebelik haftası ile ultrasonografide saptanan gebelik haftasının biribirine uyumlu olup olmadığını tespit etmektir.


Video: Gebelik muayeneleri düşük riskli gebeliklerde ne sıklıkla yapılır? İlk gebelik muayenesinin önemi.

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

İlk doktor kontrolünün önemi ne kadar vurgulansa azdır:

Dış gebelik tanısı erken konduğunda ilaçla veya laparoskopi yöntemiyle daha az hasar bırakıcı bir tedavi imkanı doğmaktadır.

Yine gebelik haftasının özellikle birinci trimester ultrasonuyla belirlenmesinde hata payının ± 3 gün olması, gebelik haftasının "teyid edilmesini" sağlamakta, bu da erken doğum kararı verilmesi gereken durumlarda yön verici olmakta, miad geçmesi gibi durumlarda doğum eyleminin doktor tarafından başlatılması gereken tarihin hatasız olarak belirlenmesini sağlamaktadır.

Erken dönemde başvuramayan anne adayları da gebelik tanısı konar konmaz hemen antenatal muayene için başvurmalıdır.



Antenatal muayeneler ne sıklıkta yapılır?

Antenatal muayenelerin sıklığını ve yapılan incelemelerin niteliğini belirleyen en önemli etken anne adayının ilk muayenesinde araştırılan risk faktörleridir. Herhangi bir risk faktörü olmayan anne adayı hiçbir şikayeti olmasa bile ideal olarak 28. gebelik haftasına kadar dörder haftalık, 28-36. haftalar arasında ikişer haftalık aralıklarla, 36. haftadan doğuma kadar ise haftalık olarak doktor kontrolüne gelmelidir. Ek bir şikayet olduğunda yeni doktor muayenesi beklenmemeli ve takipeden doktora durum iletilerek doktorun gerekli gördüğü durumlarda ek muayeneler için de başvurulmalıdır.

Gebelikte risk faktörlerinin varlığında ise bu takip şeması tümüyle değişir. Risk faktörünün ya da risk faktörlerinin niteliklerine göre doktor kontrolleri daha sık aralıklarla gerçekleşir ve bazı durumlarda risk faktörü olmayan anne adaylarına yapılan incelemelerden daha farklı incelemeler yapılır.

Unutmayın: Kontrollerinize düzenli olarak gittiğinizde gebelikle ilgili normal dışı durumlar ortaya çıktığında erken tanı ve tedavi yöntemlerinden sonuna kadar faydalanma şansını elde edeceksiniz.


Video: 31+4 haftalık gebelikte kliniğimizden görüntülerle NST




Gebeliğin Tanısı Nasıl Konur?