Hamilelikte 11. haftada anne adayı ve bebekte değişiklikler nelerdir?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>


Önceki hafta - Sonraki hafta 

Gebeliğinizin 11. haftasında neler oluyor?

10+0 10+6 günler arasındayız,

11. gebelik haftasındayız.

Anne adayları hamileliğin hemen hemen her haftasında bel ağrısı şikayetleri yaşayabilir ve hemen hemen %100'e yakını illaki hamileliğin herhangi bir haftasında bel ağrısı yaşayacaktır. Bunun tabii ki önemli bir nedeni hamileliğin mekanik etkileridir.


Karın büyüdükçe, çatı kemikleri genişledikçe ağırlık merkezi değişecek. Omurganın açıları değişecek, konkavlığı değişecek.Buna bağlı olarak da omurgaya ekstra bir yük bineceği için bel ağrısı şikayetleri yaşanabilecektir.

Bel ağrıları daha çok 2. trimester'dan sonra ortaya çıksalar da, ki 1. trimester'da henüz daha adet gecikmesi olan dönemde bile ortaya çıkabilir.


Video: 10 haftalık gebelikte bebeğin ultrason görüntüleri. 11. hafta başlangıcı. HD 4 boyutlu görüntüler.

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Yine de önlemi şimdiden almak lazım, ne yapmak lazım?

  • Bir kere otururken bel arkası ile koltuk arasında hiçbir boşluk kalmaması lazım. İş yerinde, evde, arabada mutlaka buna dikkat etmek lazım. Koltuk buna uygun değilse sürekli yanınızda bulundurduğunuz sert bir yastık veya katlanmış bir nevresimi bel ile koltuk arasına koyduğunuz zaman bu boşluğu doldurabilirsiniz.
  • Eğilirken bir şey almak için, bu işlemi beli bükerek değil bacaklarınızı dizlerden bükerek yapmanızda fayda var.
  • Yatağınız ortopedik özellikler taşımıyorsa, ortopedik yatak ne demektir? Sert bir yataktır ve yattığınızda içine gömülmezsiniz. Yatağınızı değiştirebilirsiniz.
  • Karnınız çıktıkça, kamburunuzu böyle çıkartıp karnınızı gizlemeye çalışmak yerine karnınızı bırakın. Serbest bir şekilde karnınız öne doğru çıksın. Yani karnınızı gizlemeye çalışmanın kamburunuzu çıkarmanın bir anlamı yok.

Video: GEBELİKTE BAŞ VE BEL AĞRISI RUHSAL VE FİZİKSEL GERGİNLİĞE BAĞLI MIDIR? AĞRI KESİCİ ALINABİLİR Mİ?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Bu haftada saçlar ve tırnaklar çok daha hızlı uzayabilir anne adaylarında ve bu anne adaylarında şaşkınlık yaratabilir. Bu hormonların yarattığı değişikliklerden bir tanesidir.

1. trimester'ın sonlarına doğru gelinen bu dönemde anne adayları ortalama olarak haftada 450 gram alırlar. Ancak tabii ki bu ortalama.

Normal, tırnak içinde normal olan niye tırnak içinde diyorum?, çünkü anne adayları kilolarını genelde beğenmezler. Ya çok fazla ya da çok az bulurlar.

Tıbbi olarak normal olan anne adayları haftada 450 gram alırlar.

Ama tabii ki kalıtsal etkenlere bağlı olarak, kilolu olup olmamanıza bağlı olarak bu değişebilir.

Aşırı kilo almamak için, besleyiciliği düşük, kalorisi yüksek gıdalardan tüm hamilelik boyunca uzak durmanız gerekir.

Ve böyle yaptığınızda kiloların, aldığınız kiloların yağ dokusu deposu kilosu olma olasılığı düşer.

Tabii ki su tutma eğilimi bazı anne adaylarında daha fazla olduğu için daha fazla kilo alabilirler. Bu tamamen normaldir.



Plasenta, nedir plasenta?, halk arasında bebeğin eşi deniyor buna.

Disk şeklinde bir yapı, bebek ile anne adayı arasında bir gümrük gibi çalışıyor.

Ne demek gümrük gibi?, yani her maddenin geçişine izin vermiyor.

İstisnaları olmakla birlikte genelde faydalı şeylerin içine girmesini sağlıyor plasenta. Buradan da göbek kordonu vasıtasıyla bebeğe veriyor bunları. En temel fonksiyonu oksijen ve gıda maddelerini bebeğe vermek ondan sonra bebekte oluşan metabolizma ürünlerini, artıkları yani, atık maddeleri ve karbondioksiti tekrar plasenta yoluyla anneye vermek. Amaç budur.

Plasentanın diğer bir özelliği daha var: Normalde bebek anne adayının genetik yapısıyla sadece %50 oranda benzeşir. Şunu biliyoruz ki, vücuda yabancı bir doku yerleştirildiğinde, örneğin transplantasyon, nakille bir böbrek yerleştirildi, böbrek vücut tarafından reddedilmesin diye birçok ilaçlar verilir, bağışıklık sistemini baskılayıcı. O böbreği yabancı isim olarak tanımasın diye, halbuki hamilelikte doğal olarak plasenta sayesinde, plasentanın yabancı antijenleri bebekte oluşan baba adayından gelen yabancı antijenleri tanımaması için bir bariyer görevi görüyor aynı zamanda ve böylece 9 ay 10 gün boyunca reddetme reaksiyonu oluşmuyor plasenta sayesinde.

Bu haftada yalnızca 20 gramken plasenta 20. haftada 170 grama, miadında ise yarım kiloya kadar ulaşır.

Miadına gelindiğinde 15-20 santimetre çapında ve 2 ile 5 santimetre kalınlığında disk şeklinde bir yapıdır.

Plasenta ile bebek arasındaki bağlantıyı göbek kordonu sağlar. Göbek kordonu 3 adet damar içerir. Bir tanesi toplardamardır ven yani, 2 tanesi de atardamardır. Bazen atardamarlardan bir tanesi eksik olarak gelişebiliyor buna daha sonra değineceğiz. Tek atardamarlı göbek kordonu diyoruz buna:


Video: Tek umbilikal arter (kordonda 2 atardamardan birinin olmaması) nasıl saptanır? Nelere neden olur?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Ven kalbe giden damar demek olduğu için tanım olarak demek ki ven, göbek kordonu veni, plasentadan aldığı oksijen ve besin maddelerini bebeğe taşıyor. Arter kalpten çıkan damar olduğu için tanım olarak, arterler de bebekte oluşan atık maddelerin ve karbondioksiti plasentaya taşıyor.

Göbek kordonunun en önemli özelliği, etrafının sanki bir kablonun etrafında, hani plastik bir kılıf sarılıdır ya, onun gibi Wharton jeli adı verilen kalın bir jel tabakasıyla içerdeki o damarların, 3 tane damarın korunma altında olmasını sağlar bu Wharton jeli tabakası. Gerçekten de jel kıvamındadır ve Wharton jeli adı verilir bu tabakaya. Bunun amacı kordonu basıya karşı korumaktır.

Bebek kimi zaman göbek kordonuna eli ile dokunabilir. Eli ile oynayabilir, bazen rahim duvarlarına baskı olabilir, rahim duvarının baskısı olabilir göbek kordonu üzerine. Ne yapıyor işte bu Wharton jeli, bu içindeki kan akımının basıya uğramadan sabit bir şekilde olmasını garantiliyor diyelim çoğu zaman Wharton jeli tabakası.

Doğumda kordon yarım metre uzunluğundadır yaklaşık olarak. Göbek kordonu kesildikten sonra bebeğin artık plasentaya olan bağımlılığı ortadan kalkar. Kordonun kalan kısmı ve kendiliğinden ayrılmasını takiben plasenta artık işe yaramaz hale gelir ve doğumda plasenta çıkartılır. Artık bebek kendi dolaşımını sağlamaya başlar.

Bazen işte kordon kanı alınması diyoruz ya kordon kanı alınması esnasında, kordon kanı alınması demek, bebek doğduktan sonra bu kordon kanındaki damarlardan bir tanesine batırılan bir iğne vasıtasıyla bebeğin işine yaramayacak olan kanın bir kan torbasında saklanması ve dondurularak muhafaza edilmesine verilen bir isim bu kordon kanı, kök hücre saklanması. Çünkü bunu içinde kök hücreler var, kök hücre demek herhangi bir vücut hücresine dönüşebilecek olan temel hücre demek. Bunlar saklanabiliyor kordon kanı saklanması durumunda.



Bebekte ne oluyor?

Bebek organ gelişimini bu haftanın sonunda artık büyük ölçüde tamamlamış oluyor tabii ki organ gelişimi tamamlanması derken büyümesi devam ediyor sadece yapısal olarak tamamlanmasından bahsediyoruz.

Bebeğin en hızlı geliştiği hafta da bu hafta.

Gebeliğin başlarında baş vücut oranı hemen hemen aynı iken, yani baş büyüklüğü ile vücut büyüklüğü aynı iken, bebekte bu haftalardan itibaren artık baş ile vücut arasındaki oran normale dönmeye başlıyor, yani vücut daha hızlı bir şekilde uzamaya başlıyor.

Bebeğin koku tat alma ve dokunma duyusu önümüzdeki haftadan itibaren oluşmaya başlıyor. Dış kulak yolu ve kulak zarı da bu hafta oluşuyor. Yani bebek dış dünya ile artık temas kurmaya başlıyor. Başta koku ve tat alma olarak daha sonra da dokunma duyusu olarak, daha sonra işitme duyusu olarak daha sonra da görme olarak, ama ilk başta oluşan duyular koku, tat alma ve dokunma duyusu. İşitme duyusunun, 24. haftaya tekabül ediyor tamamlanması. Ama bebek rahim içinde bu dönemde dokunarak tanımaya çalışıyor.

Anne Karnındaki Doğmamış Bebeğin Duyularının Gelişimi >>

Ultrasonda bazen görüyoruz kendisine dokunuyor. Göbek kordonuna dokunuyor, rahim duvarlarına dokunuyor, plasentaya dokunuyor. Hatta bazen ultrasonda plasentayı diliyle yaladığını bile görüyoruz tat alma duyusu açısından.


Video: Anne karnında 11. gebelik haftasında dört boyutlu ultrasonda bebek hareketleri nasıldır?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Yani bu ne anlama geliyor, beyin kaydetmeye başlıyor artık.

Bu tat alma duyusu ve koku duyusu sayesinde hamilelik döneminde anne adaylarının daha çok ilgi duydukları gıdalar da doğduktan sonra bebek tarafından daha çok tercih ediliyor.

Annelerin tercih ettikleri gıdalar amniyon sıvısına da tadını ve kokusunu verdiği için bebek henüz rahim içinde iken bu tat ve kokuları algılaması ile daha sonra tanıması arasındaki bağlantıyı kurabiliriz.



Hamilelik döneminde sigara, alkol gibi maddeleri hiç tüketmemek lazım. Çünkü bunların belirlenmiş bir alt sınırı yok.

Kahve ise günde 1 veya 2 tane içilebilir, çay günde bir veya iki tane içilebilir.

Buna tabii ki anne adayları ve baba adayları tepki gösteriyor kahve içmeye izin veriyor doktorların bazıları diye.

Bunun yapılmış çalışmaları var, çok abartmamak koşuluyla günde 1 veya 2 tane kahve ve çay içmeden herhangi bir sorun olacağını düşünmüyoruz.


Video: Hamilelik döneminde bitki çayları

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Bu haftada el ve ayak parmakları arasındaki perdeler de ortadan kalkıyor ve artık bebek ellerini açıp kapatabiliyor. Hareketler ve tekmelemeler bu haftalarda sıklaşıyor. Ama tabii ki anne adayları onu daha ileriki haftalarda hissetmeye başlayacaklar.

Bazı anne adayları diyor ki, ben bebeğimin hareketini hissettim. Ama tabi iki kaslar o kadar güçlü olmadığı için bu hareketlerin hissedilmesi çok olağan değil bu haftada.

Bu muayeneden sonra verilen size randevuda şunu diyebilir doktor:

Gelecek sefer geldiğinizde ikili test yapacağız, ikili test ne demek?

Bebeğin burun kemiğinin, ense kalınlığının değerlendirildiği ve beraberinde alınan kanda bazı maddelere bakılarak Down Sendromu olasılığının size verildiği bir test.

Down Sendromu olasılığı, bunu özellikle vurguluyorum. Çünkü bu test tanı koydurucu bir test değildir sadece olasık belirtir.

Olasılık yüksek çıkarsa ya Fetal DNA testi adını verdiğimiz anne adayının kanında bebeğe ait kromozomları bularak inceleyen bir test yapılabilir veya gerekirse Koryon Villus biyopsisi adını verdiğimiz plasentadan parça alınması işlemi 11 ile 14. haftalar arasında veya 16. haftadan itibaren yapılan amniyosentez incelemesi gerekebilir.

Koryon Villus biyopsisi ve amniyosentez tanı koydurucu testler, İkili test sadece bir tarama testi. Yüzde yetmiş oranında doğruluğu var.


Video: İkili tarama testi (11-14, ense kalınlığı, Down sendromu testi, "zeka testi") raporu nasıl okunur?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Fetal DNA testi, non invaziv prenatal test (NIPT) deniyor buna. Bu biraz daha %99 oranında Down Sendromu'nu örneğin saptayabiliyor.

Eğer ikili testte ense kalınlığı yüksek çıkarsa veya başka bir sorun varsa bebekte, kalbinde bir sorun olabilir, Ductus Venosus testi adını verdiğimiz bazen yapılan testte bir sorun olabilir, o zaman Fetal DNA testi de kurtarmayabilir. Direkt olarak Koryon Villus biyopsisi veya Amniyosentez gerekebilir.

Özellikle 37 yaşından sonra ikili test sonuçlarında anne adayının yaşı da belirleyici olduğu için yaş ne kadar ileri ise risk o kadar fazla çıkar.

İleri anne yaşı olanlarda, 37 yaşın üzerinde ikili testle uğraşmak yerine direkt Fetal DNA testi yaptırması daha uygun olabilir.

Fetal DNA testi bu arada 10 + 0 dan itibaren genelde yapılabilen bir test. Alınan, anne adayından alınan kan laboratuvara gönderiliyor. Şu anda Türkiye'de de yapılmaya başlandı artık yavaş yavaş.

Dediğim gibi, eğer yapısal bir kusur varsa bebekte o zaman Fetal DNA testi de ikili test de kurtarmaz, ki ender görülen şeyler bunlar. Amniyosentez veya Koryon Villus biyopsisi yapmak gerekir.


Video: Dr. Kağan Kocatepe - Fetal DNA ile bebeğin karyotip analizi - amniyosentez alternatifi olabilir mi?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Ense kalınlığı çok fazla ise bu bebekte Down Sendromu olabileceği anlamına geldiği gibi kalp hastalığı da olabileceği için bunlarda da Amniyosentez ve daha ileri haftalarda Fetal Eko ile kalbin incelemesi gerekir diyoruz ve bu haftayı bitiriyoruz.



Önceki hafta - Sonraki hafta


Video: Gebelikte 11. hafta (10+0-10+6). Anne adayı ve bebekte değişiklikler ve organ gelişimi tamamlanması