Rahimde bebeğin az kilo alması ve zayıf olması riskli midir? gelişme geriliği nasıl değerlendirilir?

Dr. Kağan Kocatepe'nin youtube kanalında hazırladığı video içeriğinin transkripsiyonu (video sayfanın en aşağılarında):

Özellikle gebeliğin son haftalarına gelindiğinde, aslında 30. haftadan itibaren, anne adayları bizim ultrason sonunda söylediğimiz kiloya çok dikkat ediyorlar. Çünkü anne adaylarının amacı, çoğu anne adayının amacı böyle ele avuca gelen gürbüz diyelim bir bebek doğurmak.

Ondan sonra da mesela biz diyoruz ki, diyelim ki gebelik haftası 34, ama karın çevresi ölçümleri veya diğer ölçümlerle beraber 33'e uyuyor. Eyvah. Anne adayında hemen bir,, yani biz öyle bir şey söylemesek bile herhangi bir soruna işaret etmediğini söylesek bile anne adayı diyor ki "eyvah ben bebeğimi besleyemedim, bebek ufak doğacak, sağlıksız olacak, ben onu yeterince büyütemedim ve doğduktan sonra da büyütemeyeceğim".

Gerçek öyle mi? Tabii ki değil.

Öncelikle şuradan başlamak lazım; çocuk doktorunun gözünde miadında olan bir bebek için kilo 2500 gram da olursa normal 4000 gram da olursa normal. 2500 gramın altında olduğu zaman da bu anormal anlamına gelmiyor. 4000 gramın üzerinde olduğu zaman da bu anormal anlamına gelmiyor.

Sadece çocuk doktorunun dikkatini çeken bir şey 2500'ün altında olursa. Diyelim ki 2400 doğdu acaba gelişme geriliği ile ilgili başka bir bulgu var mı diye bazı incelemeler başlatabilir çocuk doktoru ama tabii ki anne adayının gözünde hemen hikayeler canlanmaya başlar. Bebek ufacık doğdu, şu oldu bu oldu falan filan diye.

Bebekte gelişme geriliği denen bir şey var gerçek. Yani intrauterin gelişme geriliği. Rahim içinde bebeğin plasentadan yeterince beslenememesine bağlı veya ender durumlarda rahim içindeki bazı enfeksiyonlara bağlı. Bu ikincisini unutalım. Biz şimdi plasentadan bahsedeceğiz.

Yani bebeğin eşi bebeği yeterince besliyor mu beslemiyor mu?

Ana rahmine düştüğü anda bir bebeğin kaç kilo olacağı aşağı yukarı bellidir. Yani genetik olarak annesinin kilosu, babasının kilosu bunları etkiler.

Bunu aşağı düşürmek mümkün. Nasıl?

  • Sigara çok içilirse eğer, sigara içilirse genel olarak.
  • Onun dışında çok kötü, çok kötü, bunu özellikle vurguluyorum çok kötü beslenilirse. Yani gerçekten günlük kalori miktarı, besin maddeleri falan çok çok çok az olursa o zaman bebeğin genetik kilosu etkilenebilir.
  • Onun dışında gebelik esnasında ortaya çıkan gebelik zehirlenmesi, hipertansiyon gibi durumlarda da bazen bebeğin genetik kilosu etkilenebilir ve gelişme geriliği olasılığı ortaya çıkar.

Gelişme geriliği demek için tek ultrason yetmez.

Diyelim ki 32. haftada yaptığımız ultrasonda bebeğin karın ölçümleri 31 haftalık çıktı. Bu,  arada sadece bir hafta fark olduğu için bir anlam ifade etmez, 2 haftaya kadar bile fark olabilir.

Ama ilerleyen haftalarda o bir haftalık fark eğer 10 güne çıkmışsa, 15 güne çıkmışsa yani giderek arası açılmışsa gebelik haftasında karın çevresinin veya diğer ölçümlerin, işte o zaman gelişme geriliğinden gerçek anlamda şüphelenmek lazım.



Ama esas gelişme geriliğinden bizi çok şüphelendiren ve de hatta artık plasenta bebeğe yetmiyor doğumu gerçekleştirmemiz gereken, bazı durumlar var:

  1. Onlardan bir tanesi; amniyon sıvısının azalması. Çünkü eğer plasenta iyi çalışmıyorsa, bebeğe giden kan akımı az olduğu zaman böbreklere giden kan akımı da azalıyor. Daha doğrusu kanın büyük kısmı beyne veriliyor. Beynin korunması için böbreklere gidecek olan kan miktarı azalıyor ve böylece de bebeğin yaptığı idrar azalıyor ve amniyon sıvısı azalıyor. Amniyon sıvısının azalması riskli bir durum. Her ultrasonda bakıyoruz ve doğum kararı verdirici bir durum.
  2. NST, eğer ısrarla o beklediğimiz yükselmeler çıkmazsa NST'de daha ileri bir inceleme yapıp, biyofizik profil gibi ayrıntısına girmeyeceğim, eğer ısrarla devam ediyorsa o zaman yine doğumun gerçekleştirilmesi gereken bir durum.
  3. Göbek kordonu renkli Doppleri. Göbek kordonu renkli Dopplerinde o alışkın olduğumuz grafik dışında böyle aşağı doğru çökme varsa diyastol esnasında veya akım kaybı dediğimiz daha teknolojik teknik bir terim bu ayrıntısına girmeyeceğim, yani göbek kordonuna giden kan akımı azalmışsa, göbek kordonu arteri, atardamar yani bebekten plasentaya doğru giden kan akımının direnci artmışsa, plasentada bir direnç artışı var demektir. Yani bebekten de, plasentadan da bebeğe az kan gidiyor demektir. Bu tür durumlarda derecesine göre umbilikal arter göbek kordonu atardamarının renkli Doppleri doğumun kararını verdirici bir şey olabilir.

Ama kilo, doğum kararını verdirmede, çok uzun zamandan beri yavaş büyüyor bile olsa ve hatta belli bir süre dursa bile, biz genelde doğum kilosuna göre değil, eğer doğum kilosu mesela işte gebelik haftası o anda doğurduğu zaman prematüre olacaksa, bebeğin doğum kilosuna göre değil göbek kordonu renkli Doppleri, NST ve amniyon sıvısına göre karar veriyoruz.



Yani bebeğin ciddi durumu hakkında karar verdirici kriterler arasında kilo en arkalarda bir yerde. Doğum kararını verdirmek açısından tek başına genelde yeterli olmaz. Özellikle de premature ise.

Bunları dikkate alarak şunu söyleyebiliriz özet olarak, böyle işte bebeğin kilosunu artırmak için tabii ki yenebilir, yani günde 1 kilo et yersiniz, gıdalarınızı ciddi anlamda artırırsınız belki biraz kilosu artabilir.

Ama hedef kilo olmamalı. Hedef, gebelik haftasını tamamlama olmalı ve özellikle de gelişme geriliği şüphesi varsa o kriterler, az önce bahsettiğim kriterler, devam ettiği sürece gebelik ilerlemeye devam edebilir.

Ne zaman ki o kriterlerde bir bozulma olursa, veya artık bebek de miadına gelmişse, o kriterlerde bozulma olmasa dahi doğum gerçekleştirilebilir. Ama kiloya bağlı olarak, bebeğin kilosu çok az diye doğum kararı verilen durumlar oldukça enderdir.


İLGİLİ KONULAR:


GEBELİKTE SORUNLU DURUMLAR:


Video: Rahimde bebeğin az kilo alması ve zayıf olması riskli midir? Gelişme geriliği nasıl değerlendirilir?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>